12 Mart 2015 Perşembe

Osmanlıca ile Tanışma Hikayem / Murat Dursun Tosun

Konumuz Osmanlıcayla tanışma hikâyemiz...
Tanışmalar aslında farklı farklıdır. Yani bazen bir şeyi bir kişiyi tanırsınız da bir daha iyi tanıma, daha yakından tanıma, daha gerçekçi tanıma ve asıl tanıma durumu söz konusu olabilmektedir. Hani teşbihte hata olmasın gerçek yüzünü şimdi tanıdım denilir ya öyle bir şey aslında. 
Bu cümleden olarak çok uzun seneler öncesinden Osmanlıcaya ilgi duyardım. Bu nedenle de farklı kitaplar aldım ve onlardan birşeyler öğrenmeye gayret ettim. İşlerim nedeniyle kursa gitmeye de fırsat bulamadığım için ne kaptıysam o misali çat pat matbu birşeyler okumaya başladım. Ancak, yine işlerim gereği bu çalışmalarım kalıcı olmadı.
2006 yılında emekli oldum. Öteden beri düşüncelerimi yazıya yansıtmaya eğilimim olduğundan Alucra’ya ait bir sitede yazılar yazmaya başladım. 
Bundan 4-5 sene önce semtimde imamlık yapan o zamanlar yüksek lisans öğrencisi şimdi akademisyen olan bir arkadaşım imam odasında Osmanlıca nüfus kayıtları okuyordu. Oradan bir muhabbet açıldı ve Osmanlı Arşivine gitmek için sözleştik. O zamana kadar benim Osmanlı Arşivine gitmişliğim yoktu. Sadece çocukluğumdan tanıdığım bir hemşehrimin orada çalıştığını biliyordum. Sonra o da Üniversiteye geçti şimdi Doçent oldu. 
Neyse gün geldi arşive gittik. Hemen bana bir araştırmacı kartı çıkarttık. Arkadaşın yardımıyla bilgisayarda kayıtlı Alucra’ya ait belgelerin konu özetlerini incelemeye başladım. Bu iş bana çok sürükleyici geldi, merakımı celbetti. Özellikle ilgilendiğim belgeleri talep ettik ve birkaç gün sonra görmeye geldik. İşte Osmanlıcayla asıl tanışmam bundan sonra oldu.
Belgeleri alınca onları incelerken sanki zamanda yolculuğa çıkmış gibi hissettim kendimi. Bunları o zaman için benim okumama imkân yoktu. Ama öyle enteresan yazılar vardı ki, gözlerime inanamadım. Belgelerin içeriğini kastetmiyorum. Göze hitabeden görünüşleri süslemeleri çok cezbediciydi. Böylelerini ilk defa görüyordum. Özellikle ferman türü belgelerde yazıların üzerine simler dökülmüş, süslenmiş, özenilmiş, bezenilmiş olması bana farklı duygular yaşattı. Bu yazının muhatabına verilen değeri yansıttığı kadar yazının çıkış mahrecinin de asaletinin vurgusuydu. Hele istediğim dosyaların birinin içinden Birinci Dünya Savaşı yıllarında Mareşal Fevzi Çakmak’ın komutası altında bulunan bir Yarbay tarafından Alucra’nın bir köyünde yaptırılmış iki mektebe ait fotoğrafların da çıkması hiç beklemediğim inanılmaz bir olaydı.
Belgelerin görüntülerini aldıktan sonra bir anda bunları okutma ihtiyacı içine girdim. Onu araştır, bundan rica et derken bir süre böyle devam etti. Okunan belgeler üzerinden okunuşuna göre bende takip ederek el yazısına aşinalık kazanmaya çalıştım. Zira bir süre sonra karşınızdaki bu işten sıkılıyor, yardımlar kesiliyordu. Bu vesileyle daha sonra tanıştığım arşivde çalışan bir hemşehrim, telefonlarıma bakmaz oldu. Baktım bu böyle olmayacak kendim daha fazla gayret etmeye başladım.
Burada hemen hakkını teslim etmek gerekirse Osmanlıca okumayı geliştiren birşeyler okuyabilenlerin eksiklerini tamamlayarak onların merakını gideren ve işlerini gören grupların çok faydasını gördüm, halen de görmekteyim. Osmanlıca kolay olduğu kadar zor bir dilde. Zorluğu şu ki üzerinde çalıştığımız belgeler matbu yazı olmayıp el yazısı olduğundan yazımı kişiye göre değişmektedir. Bunun yanında güzel yazı yazan da var çok kötü yazan da. Bu nedenle de okunmasında problem yaşanmaktadır. Gruplarda oluşturulan işbirliği ve tecrübeli arkadaşların katkısı bu sorunu aşmaya yardımcı olmaktadır. Yoksa şahsım için belirtmek gerekirse tek başıma hatasız ve eksiksiz olarak bir belgeyi okuyabilecek durumda değilim. 
Ancak okuyabilme gayretim devam etmektedir. Yaptığım en güzel şey ise gruplardaki arkadaşların katkısıyla okunan belgeleri yorumlanarak müstakil bir yazı haline getirmemdir. İleriki aşamada da bunları derleyip kitap haline getirmeye çalışıyorum. Bunu da tarihimize kazandırılmış bir değer olarak görmekteyim. Bu vesile ile bütün arkadaşlara teşekkür ederim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.